Alexandre Cabanel’in 1874 tarihli Echo eseri, Yunan mitolojisindeki Echo karakterinin trajik hikayesini yansıtır. Echo, güzel bir su perisiyken, Tanrıça Hera tarafından lanetlenir ve sadece başkalarının sözlerini tekrar edebilecek hale gelir. Bu lanet, Echo'yu yalnızlığa ve umutsuz bir aşkın kollarına sürükler. En bilinen mitolojik hikayesine göre, Echo, yakışıklı avcı Narcissus’a aşık olur, ancak onun ilgisini kazanamaz ve bu karşılıksız aşk yüzünden giderek solup kaybolur.
Cabanel’in resminde Echo, yalnız ve hüzünlü bir şekilde tasvir edilir. Yüzündeki ifadeden, duygusal acısı ve yalnızlığı açıkça hissedilir. Echo, doğa içinde, sanki Narcissus'un peşinden bakarken gösterilir; ama ne kadar istese de ona yaklaşamaz, yalnızca başkalarının seslerini tekrar edebilir. Bu durum, hem fiziksel hem de duygusal olarak ona ulaşamamanın acısını sembolize eder. Echo'nun bulunduğu doğal ortam, mitolojik bir dünyaya ait hissi güçlendirirken, Echo’nun yalnızlığı ve çaresizliği eserin merkezine yerleştirilmiştir.
Echo, karşılıksız aşkın ve yalnızlığın yarattığı içsel acıyı sade ve etkileyici bir şekilde anlatır. Cabanel, bu eserde mitolojik bir figürü kullanarak, evrensel duygular olan arzu, kayıp ve yalnızlığı izleyiciye derin bir şekilde hissettirir.
Photo Source: http://www.metmuseum.org/art/collection/search/435829
Comments